20100318

25

bu ayrılmanın eski kromozomlar bir yana , yeni kromozomlar öbür yana gittiği anlamına gelmediğini, burada belirtmek gerekir, çünkü daha önce açıklamadıysam hemen açıklayayayım, her çubuk kalınlaştıktan sonra, uzunlamasına ikiye ayrılmıştı., onun için hepsi aynı biçimde eski ve aynı biçimde yeniydi. Bu önemli, çünkü az önce yinelemek yüklemini kullandım ve ifadem biraz anlaşılmaz oldu,bu nedenle yanlışlıkla özgün bir çubuk ve onun sureti başka bir çubuk olduğu dşünülebilirdi,ayrıca, o cümle tam yerine oturuyor olsa da, içinde kullandığım 'söylemek' yüklemi de oldukça yersizdi, çünkü söylemek için söyleyen bir kişinin söyleyecek bir şeyinin olması gerekir, ama böyle bir şey o zaman söz konusu ile olamazdı. Sizin anlayacağınız,aşık olmanın yarattığı ruh hallerinin belirsizliğini iyi tanımlamak zordur. Bir boşluğa sahip olmak için neşeli bir sabırsızlık duyuyor,boşluktan karşıma çıkabilecek şey için yanıp tutuşuyor,aynı zamanda sabırsızlık ve büyük istekle beklediğim şeyden hala yoksun olmanın verdiği acıyla,potansiyel olarak iki misli büyüfüğümü hissetmenin,ama yine de ona sahip olamamanın ,onun potansiyel olarak başkalarına da ait olduğunu düşünmenin verdiği korkunç acıyla kıvranıyordum.'işte aslında gerçek şuydu ki durup durup bu hislere gark ediyordum bünyemi.bilmiyorum bu kısımları okuyup evet bunlar metinin genelinden farklı şeylerden bahsediyor diyerek ayılacak mısınız ama bu şekilde daha rahat dışavuracağıma inanıyorum.25. saniye tadında bir şey diyelim.toparlayalım bu tırnak içi metinin söyledikleri ve sadece okuyabilenin anladığı kısım ile anlatamadıklarımı topladığımız zaman ortaya çıkan şey oluyor benim için aşk.' Potansiyel olarak bana ait olan bir şeyin potansiyel olarak başkalarına da ait olduğu düşüncesine katlanmanın verdiği acı, bu doymak bilmez kıskanç acı öyle bir doluluk hissi veriyordu ki, aşkın yalnızca acı olduğu düşüncesini doğuruyordu, yani doymak bilmez sabırsızlık,kıskanç umutsuzluktu, bu sabırsızlığın yarattığı isyan umutsuzluğun isyanıydı, umutsuzluk kendi çevresinde debelenerek daha da umutsuz hale geliyordu ,her umutsuzluk taneciği kendisiyle aynı taneciğe bakışımlı dizilerek bulunduğu durumdan çıkıyor,daha kötü bir duruma düşmek pahasına,eski durumunu parçalayıp yok ediyordi.

1 yorum:

Çağlar dedi ki...

bence metinin genelinden farklı anlatılara kaçmıyor tam aksine okurken tam olarak doyuruyor anlatıların :)