20071031

büyük beyin çalışıyor

verdiğiniz geçici rahatlık için teşekkür etmelerde inecek var demeleri kendime borç biliyorum
büyük beyin nedir bilmiyorum esasında tamamen salladım hani şöyle atraksiyonel-ki bu da diferansiyel kastırasyonundadır- bir başlık olsun şehire bir film gelsin, bir güzel orman ya da roman olsun(bu noktada HİÇ EMİN OLAMADIĞIMI UTANARAK bildiriyorum) yazılarla,iklim değişsin akdeniz olsun

bu aklın sifonu yok mudur?
yangın çıkışı?
üflenebilir bir sur'ü?
düşünsel sağaltmayı sağlayan bir cımbız?

zihni sinir soyut ve manevi icatlar yapın
beyinleriniz çalışsınız ,çalışmasında düetisyen olan bedeninizin dengesi için beyincik fazladan mesai yapsın ve ben de bir şekilde huzura ereyim.
çok mu şey istiyorum?
günler geçiyor ve ben hala aynı yerdeyim,artık üflensin bu kıyametimin sur'ü ve huzura ereyim,öleceksem öleyim olmadı anka kuşu kontenjanında küllerimden doğayım,önümüzdeki senelere rezerv olarak kendimi doğurayım.

tasarmak seni çöllerin yağmuru özlemesi gibi özlüyorum.dön artık.

projeye odaklanmak için oturduğum her saniye projeye istinaden böyle bir hiçlik barındırıyorum aklımda.bomboş.kocaman bir boşluk.halbuki masanın başında olmadığım her dakika tasarımlar sarıyor dört bir yanımı diyerek sekiyorum.
affetmiyorum ve amsterdamına koyuyorum.özellikle bok sarısı yazıyorum bu satırları ki durumun boktan vahameti ortaya çıksın.
biraz daha böyle devam ederse bende nazar var, büyük yaptılar diyerek kesinlikle hacıya hocaya gidicem.anında koyar mısınız benim yerime lütfen?
teşekkürler teşekkürler.

bitter

odaklanamıyorum,zaman öldürüyorum ve bu bana tarifsiz bir acı veriyor.

20071030

if only/i surrender


-are you coming?
--of course

mal ederek maloluş

zamanın bu kadar hızlı geçmesinden rahatsız oluyorum,itiraz etmek istiyorum ama genel-geç-irerek geçen-er bir düzen için sezon sonu indirimden ömür boyu an-t-laşma yapmış olduğumu hatırlıyorum.Bir şekilde gizli sıcak gibi gizli sinir yapıyorum ama bunun herhangi bir hedefi olamıyor ve 'böyle mi olacaktı' dizi giriş gelişme sonuç şarkısını söylerken buluyorum kendimi.Daha sonra seni seçtim bilinçaltım diyerek onu düşünsel bir x-ray'e sokuyorum baştan aşağı röntgenliyorum.işin can sıkıcı kısmı burda başlıyor kim sever ki rahatsız olduğu ölümcül bazı durumların esasında tamamen o-merkez olduğunu idrak etmeyi.
bazen zamanı yavaşlatmaya çalışıyorum sonra sesler büyüyor,tepkiler avamlaşıyor hatta yavaşlatılan seslerin garipleşmesi gibi şeyle roluyor ,normal olan da na-normal geliyor.Böylece bir şeyleri toparlamaya çalışırken daha da dağıtmış oluyorum.Bilincin belli yerlerinden oh rahatla ya da pollyanna noktaları olmalı ve bir tatlı huzur almaya geldim diyerek oraları ziyaret edip aklı rahatlatmalı onun gazını almalı.olmadı gandalf amcanın asası gibi düşünsel bir cımbızımız olsa ,düşüncelerimizi sağaltsak en tehlikeli olabilecekleri ya da en önemsiz olanları bir şekilde çekip alabilsek bir depoda saklayabilsek.Gün benim günüm haydarinna denilen anlarda kendi kendilerine voltron olabilseler,o kötü rezervler voltron'ın başı olsa falan filan.
tamamen aklıma gelen cümlelerin konu ile en küçük alakasından yola çıkarak bir şekilde aklımda zamanın iç çamaşırlarını parçalayıp onun bana ait kısmına tecavüz ediyor oluşumu somutlaştırdım böylece ondan köy mü olur kasaba mı bunu çaktırmadan gözlemlemeye yeltendim ve belki de biraz da olsa yer açıldı beynimde.
olmadı her şekilde zaten sotede bekleyen bir adet günlerimin yıllarımın anlam ve önemini belirten,anlamlarını belleyen şarkım hazır
özkan uğur/olduramadım
ol-du-ra-ma-dım
azözhasvipvibdipnot:her bir cümlenin sonunda otomatik tamamlama ya da şartlı refleks vasıtası ile nokta olduğunu düşünürseniz hayat sizin için de bayram olur.
bkz:ben yaptım oldu
bkz:postmodern bahaneler.
geçirerek geçen bir hayatım var.bu noktada düzen sen'İn ettirgeni ve düzülen ben'in edilgeni arasındaki fark nedir? hatta olmalı mı?

20071029

Geri Sayım Başladı

blog olayının amacı kamuya kamuyu mal etmek suretiyle mal olmak olsa da anlıyorum ki ben bu umumi tuvalet muamelesi gören web ortamında kişisel beyanattıramayanlardan mısınız? sorusuna tabi ki evet,tabi ki sağdaki diyen kişi olarak kalıcam.
en azından bunu siz umum ile paylaşmamın agorafobime bir çentik atacağını umuyorum bu gaz ile haydarinna rinna rinna rinanay nidalarını salarak görsel blog-k defteri oluşturmaya giderim.
eğer yakın zamanda kabız olursam ya da tam tersi bir şekilde bundan da haberdar olabilirsiniz.sonuçta farkında olmadan pandoranın kutusunu da açmış olabilirim.kapılar tehlikelidir biliyorsunuz.kutu kapağı playback'i yapıyor olsa da.
korkmayın korkmayın
film daha başlamadı
ööööööööööönce relaks(çok sık kullansam da artık bizim evin ferdi oldu bu relaks deyiş ltd şti. ne yapayım)

20071028

Barbie ve Ken Pornosu


Trisfe Pornografia - Click here for another funny movie.

bunu da gördük.

3.2 saniye

Çekiçsiz ,çivi gibi çakmak da meziyettir

Ve işte Perihan Mağden'İn Radikal Gazetesindeki yazısı.
Keşke önerdikleri gerçek olsa da insanların bu konudaki şakşakçılığı ve aşırı gaz tavırlarının nasıl sönümlendiğini görebilsek.
O günleri görebildiğim zamanları hayal ederek şöyle yırtılmalarıma sebep bir AHAHAHAHAHAHAHAH koyveriyorum.

1 kelime bin işlem

şurda oturup herhangi tek kelimeye istinaden sayfalarca yazabilirim.onları kendilerinin bile bilmedikleri anlamlara sokup çıkarıp pembeleşinceye kadar bekletip sonra servis tabağında beğeninize sunabilirim.
bu da geçici bir anımdı
aklımda daha başka şeyler var
sonra ellemeyi düşünüyorum onları
şöyle beyin kaşağısı olsa hayat ne güzel olurdu bana.

Yoruma Gerek Kalmadan Sadece Jeff

Amnezi





Fantezilerinin odak noktası olan Mariella Frostrup'ın kaza sonucu pantolonuna kahve dökmesi sonucu onunla tanışan Steve kız arkadaşı Susan'ı tanıtırken önce paralize oluyor sonra aklında gördüğünüz gibi kocaman bir çöl vuku buluyor ve Susan'ın adının hatırlayamıyor.Sonrası ise Susan'ın mimiklerini bilenlerin tamamlayacağı şekilde şu görüntüyle son buluyor.
Nerden geldi aklıma dersek ,saatlerdir ne yapmam gerekiyorsa ona dair düşünüyorum ama hiçbir şey aklıma gelmiyor.Geçici olarak beynimde temizlik yapmışlar sanki.
Ama hepsini geçersek bu sahne mükemmeldi.

20071026

film başlamadı önce relaks

bazı bazı yazdıklarımda bir şekilde şiir tadı oluyor biliyorum ama korkmayın olmaz öyle şey
sakin olmalı
bünyeyi bayıra yatırmalı
bayır demişken güzel bir rüya gördüm sizden güzel olmasın.

b-612


olsa da gidebilsem dedirten yer ,lokasyonda zikrasyon babında ramsesi sollayan şey
b-612
asteroid b-612
uğruna ben dahil tüm yetişkinlere tahammül etmek zorunda kaldığım yer.

20071025

Sorry Boys I Suck Soul !

Real eyes ,realize real lies kadrosundan bir bakış ,bonus olarak ruhunu da emerim ,ona sondaj da yaparım diyor yazar burda.

Virgül-lü-ye dair

Tamam tamam tamam kabul ediyorum
Virgül-lü ile aramda tensel uyuşmazlık var. Çünkü bir çok durumda anlaşılmayı sağlıyor,tıkanıklığı önlüyor önlemeyi geçtim siz anlamak istemiyor olsanız bile sizin zorla anlamanızı mümkün kılıyor.
Bu kadar da olmaz ki ama değil mi?
Beni tetikleyen duruma geçiyorum, bir önceki yazımda bir adet kenar mahalle gülü olan virgül satır başına konuşlanmış.
Siler misin? sabaha mı bırakırsın?
Neyse ben sabaha bırakmaya karar verdim.
Neden virgüllü dersen güllü dallı basmalı şeyleri sevemiyorum-bu kalıp özlem tekinden ç-alıntıdır-avam geliyor işte adamım.
Görüyorum ki yazma konusunda şaftı itina ile dağıtıyorum, bu virgüle dair giydirirken evdeki nokta ve dilbilgisinden olmaya başladım.o zaman gideyim kendimden çok nefret et-tir-meden.

yarı zamanlı homo-erectus

İnsan soyunda enteresan bir azgınlık var .En azından bundan eminim. Bu kadar babadan oğula geçirerek geçiş konusunda inatçı bir başka özellik daha görmedim desem yeridir.Şimdi tabi burdan nereye doğru yelken açacağım da muallak -en azından size göre-. O zaman ben ışık hızıyla konuma konumlanayım.
Neyse saatlerdir blog-k olayına kanalize olmuş durumdayım ve kişilerin sahifelerine bakıyorum ve sahifeden sahife beğenmeye yeltenen ben, en sonunda kendi sayfa rengime tu kaka derken kendimi buluyorum.
-Mutfakta biri mi var?
Neyse, ilerleyin bayan düşünce , bay parmaklar ve her bir uzvum falanım filanım, sağ gösterip sol çakanım
Bu çok sıkıcı çünkü sayfa rengine baktıkça kendimi geyik yapamayacakmış gibi hissediyorum , içime bir karanlık çöküyor, sezon sonu indirimden bir adet karabasan almış gibi hissediyorum.Tamam evet çok kararsız ya da doyumsuz insan da olabilirim hatta bu saçma sapan duruma dair kelamlardan babil kulesi de yapmaya yelteniyor olabiliyorum ama şimdi yumurtlayacağım zihni sinir dijital icat talebimi de dikkate almalısınız ey kadın ,erkek,kız,kızan vs vs
Ruh halime göre değişen sayfa rengi istiyorum hatta sayfa düzenim de değişsin.Bir gün dekonstrüktüvist olsun diğer gün sibel can minimalisti olsun
Ve geçinip gidelim
Çok şey istiyorsam lütfen yüzyüze görüşelim.

Mutualist Yaşam

Belphégor


En yakın arkadaşımdır kendisi.
Şahsı ile alakalı daha çok beyanattırıcam lütfen bekleyin.

20071024

eşit takas

olan,olmayan,olması gereken,olmamış,oldurulamamış,olmasına ramak kalmış herhangi bir ilişkiye istinaden yazmak yazmak ve bu blog sahifesinden ağda üretmek isterdim. böylece eşit takasta ağdalı kelamları kullanıp simya tekniği ile ağda üretebilirdim
sonrası zaten istenmeyen tüylere kesin çözüm oluyor

çok has öz vip vib okkalı dip not:bu touka kouka,tooka kooka ya da equivalent trade olayını tabi ki f.m.a'dan utanmayarak arakladım.

kindar nakavt

şaşırtmayı seviyorum.hobilerim arasında sağ gösterip ,sol çakacakmış gibi yapıp tekmeyi basmak var.
kandırmada bile kasarım ,zorlarım.
genel olarak tepkilerimi çok uç noktalarda veriyor olmam kişilerdeki şaşkınlık derecesini gölgedeki sıcaklık tehlikesinde arttırıyor.belki de arttırmıyor,ilgilenmiyorum bile.evet maşa olarak kullanmalardan vazgeçtim inecek var diyeceğim ,gezeceğim göreceğim ek olarak amsterdamlara konacağı günler de gelecek
gelecek de bir gün gelecek tamam ama bu bir gün gelecek olan gelecek yıllar sonrasında odak yaptığımız zaman geçirerek mi geçecek ya da tüm bu yılların elekten geçebilmiş nidaları arasında sadece ''bir hışımda geldi ,geçti peh peh peh'' mi kalacak?
bilemiyoruz ama o zaman ne diyoruz
işte öyle bir şeyyyyy(burda y'ler yay gibi uzamalı ki satır arası mesajımıza salto atarak ulaşalım)

anne ve bu yazıyı okuyan sevgili üçüncü tekiller;
-bittiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiii.

20071023

conversation

kabızlığımdan kesitler

en son pudra tarafından 04 haz 2007 21:09 tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi ama değiştirilmemeliydi belki bilemiyoruz. yani esasında bir de yetmez 10 tane on da yetmez 50 tane değişiklik revizyon mutasyon belki de revizyon ama yok yok en iyisi modifikasyon gerekiyor.ancak şu da var yani nereye kadar
sil yaz değiştir hırpala trimle chamfer eyle fillet yap küfret nereyekadar. yazdıklarım şu dakikda 1 kere değişti ama düşündüklerim bir ömür boyu tarifsiz bir hızla sürekli değişiyor.tyler'ın tam da dediği gibi.her şey dönüşüyor her şey değişiyor. her şey çürüyor tekrar büyüyor. büyüdüğü kadar ona elzem şeyleri veriyoruz keza emekler
sonra ayrılık der klişe şair ya da yazar.hayır sonrası kaos sonrası araf sonrası es sonrası pes.
ne diyorduk en son tarafımdan 612 kere değiştirilmeliydi ancak buna kabız olmaları da ekleyeceksin.öyle çat diye olmuyor bu işler. eee olmadı yar su testisine dolmadı yar testi belki başkaydı başka bir sıvının aşkındaydı işi başından aşkındı falan. nereye kadar kaç kere? değiştirme değiş değiş misal kıyafetlerini. o değil de üstünde ne var? pazen donların revaçta olduğu dönemlerde başladı değiştirmek. hatta şöyle denilebilir pudra bu donu 4 saniyede değiştirdi neden pişik yapabilirdi. ey gibi büyükler nasıl dayandınız onlarla. neyse bunlar sansür sebebi biz değişmelere hatta bunun işteşlerine dönelim. dönülmezden dönüp de ay ben döneli çok oldu ayol deyişlerin hülyalarındaki pasif ecco homolarımız yok artık. herkes özgür demek ki ifadeedişler bile artık dönüşmüş.devinmiş.evinmiş.işin sırrı olindeymiş.iki kere rafineymiş.yağ derken rafine derken ben yine bir değişimden söz edicem.misal şehirler de değişir dönüşür hem de yağ damlası gibi büyüyerek ama ya rock söyleyecekler ya da hicaz söyleyecekler vasıtası ile nedense bu büyüyüşe değil de ani modalık oluşlara ama asıl anlamıyla egolarımızın odalığı olmalarına mahkum ederiz hayatı ve ayşe teyzenin omonun arielin sevmediği yağ damlası ya da lekesi gibi büyüyen şehirlerimizi. ayırırız urban suburban şehir öteki şehir varoş gecekondu koydum da durdu bik bik de vik vik.şehirdeki binalar transformers değil ki dönüşsün onları sen değiştirirsin anlamlandırışların değiştirir anlamlandır lan'ların değiştirir. ama sen bunu algılamazsan eklemlendiremezsin sonra kişi başına düşen sorumluluğun 1 cent olduğu zamanlarda tüm hayalkırıklıklarını alırsın dere tepe aort alt geçit üst geçit düz gidersin sağa dönersin bağa dönersen ama bir arpa boyu yol gidemezsin.ancak avatarımdaki gibi kol dilersin.kol demişken you cant do it diyenleri kollayanı kollayacaksın belki de kolalayacaksın ki stabil dursun esnemesin yavşamasın elastik deformasyonu sıfır olsun çtonk diye plastik deformasyona geçsin araf nedir bilmesin eğrisi ya da doğrusu olsun bulamasın yolunu bulsun allahın yollusunu ortadakini seçemesin oırtadaki kuyuyyu göremesin bu ve türevi beddulara maruz kalsın ama bir yandan da bu tatlı acı büyüyü tersine çevirmeye becerisi olsun çünkü bu özel sözleri haketmiştir bu derece yol katetmiştir sözlerin sözcüklerin sevişircesine birarada oluşlarına denkgelmiştir görmüştür geçirmiştir ama hissiyatları kapılarda bekletmiştir telefonu açan olmamıştır işte öyle bir şeydir ya evde yoksundur ya da varsındır buralardan önermelere de geçersin bilemiyoruz.önermeleri bilemiyorum esasında ama hayat geçti zaman geçti benden geçti senden geçti ondan bana uğrayamadan geçti ya da tam tersi benden o kişisine uğrayamadan geçti. ama her şekilde hepsi enteresan bir şekilde bir hışımda geldi geçti.vokalleri oldu peh pehleyen yazıları poh pohlayan buğulu cama bir iki satır döşemek için hohlayan oflayan sodom ve gomara olasıca kentlerde ohlayan ahlayan.hepsi bir de. hepsi tek bedendi yek ruhtu. hepsi tek potada erimişti çürümüş medeniyetlerinin son değil en iddialı temsilcileriydiler.ne hellenizm idi ne de başka bir izm. olsa olsa hayatlara dair bir bellenizm idi.hayatla kalsaydı kederli kaderin planları ruhtan girip kulak deliğinden yangın çıkışları yapışlardı onun için esas olan. derinlemesine delinlemesine temizlik derinlik derken her bir zerreye temas eden koenzimleri hazırlamaktır onlar bittiii dediği zaman poposunu silecek eline defterlerini tutuşturup yapması gerekenleri söyleyecek. gelecek de bir gün gelecek. gezecek görecek görürsün sana salto ata ata neler edecek. sensiz geçen geceler içine kor gibi düşücek. sana kalbi gibi bu sayfaları da ayıracak.seni kalbine yazacak çizecek gömecek.harfiyat yapacak arada hafriyat ki o nedir bilinmez.bilinmese de izleri silinmez.izlerin statiği olur mu dersin esasında statik olmaz statiği olur.statik demişken didaktik falan vardı böyle bir eğitim öğretim anlatım dinletim hülyaları hülya avşarları serpil çakmaklıları. seks zamanları görselleri askerler bayan anonslu kasetler.kasetlerin satmadığı mekanlardaki kesatlar gerçekten bırak ya kes at denilesi zamanlar. gitmeyenler değil gidemeyenler. gidemeyenlerin kalamayanlar olduğunu anlayanlar.anladığı halde çaktırmayanlar.çaktırarak emme basma tulumba kadrosundan başını sallayanlar.salla başını al maaşını yapanlar.batsın bu dünya denilesi anlar.yağmur yağarken camdan bakanlar. kaydıraktan kayanlar dil üstünde dondurmaya parende attıranlar. hepsini geçtim ahkamcılar akşamcılar kel başa şimşir tarakçılar çıkıkçılar.çıkıklar.kaçıklar kaçışlar. arkaya bakmadan gidişlerdir esas olan zor olan mı? hadi ordan gayet de gösterip vermemek kadrosuna giren bakarak gitmektir koyan konan kasan kayan kaydıran . bunu yaparsın cennetten 3 dönün 45 dönem arsa alırsın katları 15tir 15 de yetmez 225 adettir. adettendir ananedendir.ananendir.anandır babandır.ondadır bundadır.şundadır. mavi boncuklarını sırtını dönerek tüm dünyaya arz edenin göt korkusundandır.burda makatı görüp allah diyerek raporlayandır.raporlayanındır.ona söyleneceklerin az olmasından mıdır hayır diğerinden.sağdaki midir? soldaki midir? tabi ki sendekidir.sendeki demişken nedendir şu zamanlardaki şu tamamların , tam olmayanlardaki amanların aman da amanların ne güzel amerikan bu sarışın amandaların, onun esasında benzediğini sonradan anladığın mandaların- spoiler evet elemallar keyifle saçmalıyorum.uza uzi uzo, bak sona da bırakmadım filmin sonunu başından söyledim hadi bakayım-.görselcilik her daim arşiv gibi algılanır esasında anıdır anahtardır kilittir. tutarsın o anın kokusu yankılanır evet yankılanır gözlerin duyar burnun konusur herşey garip olur ne içirdiniz la bana dersin van gogh gibi kulak kesmeye yeltenirsin belki de konuşmayı kesersin bilemiyoruz muallaktır bu plasebo etkisini sana montenegro eden esasında gayet kıllı bir tellaktır.

gerçek stockholm sendromu bende !

evet tam da başlıktaki pavyon tabelası gibisinden bir ilgi çekme mevzusuna şahsınızı gark ettiğim gibi
stockholm sendromunun ne kadar çok faydası olduğunun ayaklı, elli, dilli, 12 parmak bağırsaklı, water kabarcıklı kanıtıyım ben.
kelimelerimi bu şekilde şahsıma aşık ettim ben.aslında bilmiyordum evvelinde.
tamamen çocukça sahip olma ,egemen olma güdüsüydü.bu yüzden zorbalık yaptım zaptettim onları.yavaş yavaş onları gaspedişlerim muhtemelen hoşlarına gitti
artık benimleler artık benimler.

20071022

Sevgili 2.Tekil

Herhangi birisi değil ama 'biri'si.belki de herhangi birinin 'biri'si.kendine etiket yapıştırmalardan haz etmeyenler için bile en seve seve mazur görülesi durumların başkahramanı olmaya çabalayan 'biri'si.Dağınık bir odada yaşanmışlık vardır ben düzeni severdim al işte demelere ortak olan 'biri'si.Odağı ile-sadece ve sadece-ortak paydası olmasını isteyen birisi.Aksi herhangibir durumda herhangi'biri' olmaları ise 'ben bunu kabullenebilirim' demek suretiyle mazur görebilecek olan 'biri'si.

Ordaydın,şimdi burdasın,

Burdaydın şimdi ordasın,

Ordasın ama esasında burdasın,

Bir şekilde hem orda hem burdayız muhtelif bir zamanda müstakbel 'şurdayız' diyebilmelerin eşiğindeyiz.

Eşik demişken, kapının diğer tarafına geçmeyi unutma.

20071021

o zaman 'nokta'

Genel olarak başlığı adına yakışır şekilde en başa koymanın haricinde en başta koymalara karşıyım. Karşı olmak da değil bu muhtemelen ,tamamen bilincimin hatta bilinçaltımın farkında olmaksızın yaptığı bir şey. Kafada şekillenmeli bazı şeyler sonra onlar seni şekillendirmeli ,parmakların senin şekline göre harfler seçsin, seçmediğin harfler onlara şans verilecek günü beklesin, oluşan kelimelerle arandaki tensel uyum zirveyi zorlasın da falan da filan da
Neyse , elbette ki farkındalıklarınızdan farkındalık beğenmişsinizdir yapmayı sevmediğim şeylere istinaden yarattığım bahaneler konusunda.
-olması gereken nerde?
-suya düştü
--su nerde?
-inek içti
--inek nerde?
-dağa kaçtı
--dağ nerde?
-yandı bitti ,kül oldu
Tamam tamam devamını getiriyorum tam da meksika dalgası senkronizasyonunda.
Nerde kalmıştım?(başkasına neden soruyorsun? )
hah şimdi hatırladım(bir es, bir pes bir kes ama iç ses)
Evet 'başlık'
Demem o'dur ki hatta budur ve durun hatta ve hatta şudur ki başlık benim için başlık değildir.Sizin başlık dediğiniz genel olarak en başta konulup ,olması gereken konuya koyan şey bende sonradan oluşur bu yüzden noktadır.
yani ben bu başlığa 'nokta' desem ancak bu kadar cuk oturur.
Başlangıçlar esas olması gereken gibi görünse de bir şekilde sonların insanıyım, sondakinin ,sonrakinin anlamlandırılmalarında anlamdırılabilenim,anlayanım,anlamlandırabilenim hatta bilenim bilirkişiyim.
Velhasılkelam kendi içimde yaşadığım 'başlık' 'nokta' kaosunda 10 üzerinden nokta diyerek, sek sek sekerek 10 defa bu sahife yardımıyla göğe saldığım kelamlarımı 'nokta'larım.